MESLEKİ UYGULAMA
ESASLARI
Son zamanlarda bazı belediyelerimize Türkiye Belediyeler Birliği tarafından
projelerde mesleki denetim mecburiyetinin aranmaması ile ilgili Bakanlık ve
uzman görüşleri adı altında bir takım yazılar iletilmektedir.
Konu
Merkez Yönetim Kulunda görüşülmüş; “Bazı belediyelerin mesleki denetim
yapılması ve sicil durum verilmesi ile ilgili Oda uygulamalarına karşı davranış
içinde olmaları ve bu uygulamaların diğer belediyelere de aktarılması karşısında
Mesleki Uygulama ve Denetim Komitesi tarafından aşağıda özeti bulunan Mesleki
Denetim Uygulaması ve Sicil Durum Belgesi Değerlendirme Raporu hazırlanmıştır.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları
Birliği Mimarlar Odası tarafından yürütülen mesleki denetim hizmeti ve sicil
durum belgesi verme uygulamaları, “projelerde vize aranmaması” ifadesi ile
kamuoyu ve belediyelerimizde tartışma konusu yapılmakta ve tereddütlere neden
olmaktadır. Konuya açıklık getirmek üzere, Mimarlar Odası tarafından aşağıdaki
açıklamalara ihtiyaç duyulmuştur.
Yapı tesis üretiminin, çağdaş,
teknik kurallara ve ülke gerçeklerine uygun bir şekilde projelendirilmesi ile;
sağlam, güvenli, kullanışlı ve ekonomik olarak uygulanmasının öncelikli koşulu,
mimarlık hizmetinin tam ve eksiksiz olarak verilmesini gerektirmektedir.
Sağlıklı bir kentleşmenin ve
güvenli bir yapılaşmanın en önemli koşulu ise yetki ve sorumlulukların tam
olarak tariflenmesi ile birlikte her aşamada nitelikli mesleki denetim işlevinin
sürdürülmesi ile mümkündür.
Mimarlar Odası, T.C. Anayasası’nın
135. Maddesi gereğince 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu
ile kurulmuş; T.C. Anayasası’nın 124. maddesi çerçevesinde yönetmelik yapma
yetkisine sahip, kamu kuruluşu niteliğinde bir meslek kuruluşudur.
3458 Sayılı Mühendislik Mimarlık
Hakkında Kanun gereği, mimar unvanını kullanarak mesleklerini icra etmek isteyen
mimarlar, 6235 Sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu uyarınca;
Mimarlar Odası’na kaydolmak ve bu üyeliklerini sürdürmek zorundadırlar. Aynı
Kanunun 2b ve 2c maddeleri Mimarlar Odası’na “kamu yararının korunması,
mesleğin doğru uygulanmasının sağlanması, hizmetin mimarlar tarafından yapılıp
yapılmadığının denetlenmesi ve haksız rekabetin önlenmesi” görevlerini
vermektedir.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları
Birliği’nce hazırlanan 24.06.1981 tarih 17410 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan
“Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Asgari Ücret ve Çizim Standartları
Tespit Komisyonu ve Kontrol Bürolarının Kurulmasına İlişkin Yönetmelik”le
Odalar, üyelerinin vermekte oldukları mesleki hizmetleri (projeleri) asgari
çizim standartları ve asgari ücret tarifesine uygunluk esaslarına göre
denetlemekle görevlendirilmiştir.
6235 sayılı Kanunun 39. maddesi ile
Kanun hükümlerine uygun olarak yönetmelik çıkarabilme yetkisi çerçevesinde, Türk
Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Mimarlar Odası tarafından 2.06.2005 tarih
25933 sayılı Resmi Gazete.’de yayınlanan “Türk Mühendis ve Mimar Odaları
Birliği Mimarlar Odası Serbest Mimarlık Hizmetlerini Uygulama, Tescil ve Mesleki
Denetim Yönetmeliği” yürürlüğe girmiştir.
Bu yönetmelikte “Mesleki Denetim;
Mimarlık hizmetlerinin, kamu yararını gözetmek, haksız rekabeti engellemek,
meslek etiğini ve eser sahibi mimarın 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri
Kanunun’dan gelen haklarını korumak amaçlarıyla, Mimarlar Odası tarafından
yürürlükteki standart ve normlara göre incelenerek, mimarın kayıt ve
sicillerinin tutulması” şeklinde tanımlanmaktadır.
Aynı yönetmeliğin “Görev, Hak, Yetki
ve Sorumluluklar” başlıklı 4. bölüm 15.maddede “Mimarların görev, hak ve
sorumlulukları” da düzenlenmiştir. Buna göre; mimar, bu yönetmelik kapsamına
giren tüm serbest mimarlık hizmetlerini Mimarlar Odasının mesleki denetimine
sunmakla yükümlüdür. “Mimarın bu yükümlülüğü iş sahibinin, ilgili idarenin,
inşaat ve kullanma izni veren mercilerin Mimarlar Odasının mesleki denetimini
istememesi durumunda da ortadan kalkmaz. Mimarın kendisine tanınmış görev, hak
ve sorumlulukları, Mimarlar Odası dışında başka bir kuruluş tarafından
sınırlanamaz ve kısıtlanamaz” denilmiştir.
Mimarlar Odası’nın uygulamakta
olduğu Mesleki Denetim, idarenin yetkisinde olan yada 4708 sayılı yasa ile
kurularak faaliyet gösteren Yapı Denetim kuruluşlarının yürütmekte olduğu
denetim faaliyeti dışında; mal sahibi yada yapı müteahhidi ile ilgisi olmayan,
bir uygulamadır.
Mesleki denetim hizmeti bazı
çevrelerin iddia ettikleri gibi belediyenin veya bir başka kurumun talebi veya
keyfi uygulamasıyla yapılmamaktadır. Bu uygulama tamamen üye-oda ilişkisi ve
bunu düzenleyen yasa ve yönetmelikler gereği üyelerin mesleki çalışmalarını
inceleme ve denetleme yetkisinin kullanılmasıdır.
İlgili idarelerce yapı ruhsatı
düzenlenmesi aşamasında meslek odalarından istenen sicil durum belgelerinde
fenni mesul mimar’a ilişkin bilgiler, sorumluluğundaki toplam m2 ve
yapı adedi; proje müellifine ait bilgiler, arsa’ya ait bilgiler, yapının
niteliği, kullanım amacı, yapı inşaat alanı, blok adedi, kat adedi, bağımsız
bölüm adedi, birim maliyet sınıfına ilişkin bilgiler bulunmaktadır.
Bu nedenlerle bu bilgilerin
alınabilmesi için proje müelliflerince hazırlanan projelerin meslek odalarına
sunulması ve meslek odaları tarafından proje bilgilerinin sicil durum belgesine
işlenmesi gerekmektedir.
Sonuç olarak; yukarıda bahsedilen
kanun ve yönetmelik düzenlemeleri ile birlikte bu düzenlemelerin iptali için
açılan davalara ilişkin alınan yargı kararları da açıkça göstermektedir ki;
üyelerinin mesleklerini icra ederken uyacakları kuralları belirlemek, ilgili
meslek odasının görev ve yetkisi kapsamında olup, meslek mensupları da kayıtlı
oldukları meslek odasının tüzük, yönetmelik, şartname hükmündeki
düzenlemelerine, kurallarına uymakla yükümlüdürler.